Yarım Elma ile çalışmak bir restoran sahibi şef olarak benim için birçok fayda sağladı. En önemlisi ise restoran hiyerarşisini kaldırıp nötr bir ortamda iletişimin sağlanması oldu.

Mutfakta ve salonda beraber çalışan insanların bir grup olmaktan daha fazlasına ihtiyaçları vardır. Servis sırasında tek sıkımlık atışınız var ve bunun için de birbirini tanıyan güvenen bir ekip olmanız gerekir. Uyumlu bir ekip olmak da birbirini dinleyebilmek, duymaktan geçiyor. Yarım Elma’nın insanı merkeze alan yaklaşımının bize bu uzun yolda çok olumlu etkisi olduğuna inanıyorum.

Beklentimiz en iyi şekilde anlaşılarak ve kimyamıza en uygun içerikte hazırlanmış program sayesinde hem takımdaki iletişim ve yardımlaşma arttı, hem de takımı bozan davranış ve alışkanlıklar ortadan kalktı. Yarım Elma’nın en güçlü yönünün profesyonelliğini, amatör ruhunu ön planda tutarak sergilemesi, terzi kesimi iş çıkartan ve öğretirken öğrendiğini gizlemeyen tarzı olduğunu düşünüyorum. Yarım Elma, faaliyet alanındaki gelişim ve değişimlerin farkında olduğu kadar, iş dünyasının da beklentilerinin ve sorunlarının farkında olan ve bunların olası çözümlerini bilen bir iş ortağıdır.

Suna, size daha önce hiç karşılaşmadığınız netlikte bir ayna tutuyor. Kendinizi aile, iş, hayat vs. konusunda eksiklerinizle, fazlalarınızla görmenizi sağlıyor. Bunları görmek yetmez, nerede tıkanıklık varsa ona çözüm üretmek için de sizin küçük bir bebek gibi elinizden tutup siz yürümeyi, koşmayı öğrenene kadar yanınızda oluyor. En iyi yanı da yürümeyi ya da koşmayı unutmamak gibi Suna’nın size öğrettikleri kalıcı oluyor.

Ben de Suna’yla çalışan şanslı insanlardan biriyim. Açıkçası öyle bir süreç ki, ilk başta nereye gideceğinizi tam bilmiyorsunuz. Ama Suna çok güzel bir şekilde planını, programını size anlatıyor. Başından sonuna kadar ne yapacağınızı, nasıl destek alacağınızı, nasıl daha iyi hissedebileceğinizi, nasıl daha iyi karar alabileceğinizi… Ve gerçekten de bu planı, programı adım adım sizinle uyguluyor. Çok faydasını gördüm. İş hayatına bakış açım değişti. Hatta sadece iş hayatı değil, komple tüm hayata bakış açım değişti diyebilirim. Suna’ya buradan teşekkür ediyorum.

Değer verdiğimiz gelecek gördüğümüz çalışanlarımıza aldırdığımız koçluk sayesinde iş ve ekip yönetimi konusunda artık çok daha güçlü, ne yapmak istediğini bilen ve bu yolda ilerleyen bir ekibe sahibiz.

TürkTraktör olarak Yarım Elma’nın en güçlü yönünün, işbirlikçi çalışma yaklaşımı, alanlarında yetkin danışman kadrosu ve vizyoner bakış açısı olduğunu düşünüyoruz.

Güvenle teslim ettiğimiz projelerimizde sürdürülebilir sonuçlar almak birlikte çalışmanın bize kattığı en güzel faydalardan biri oldu.

İhtiyacı belirleme aşamasından itibaren titiz ve özenli çalışması, her katılımcının ve kurumun dinamiklerini anlayarak alternatif çözümler sunma konusundaki sabrı ve hassasiyeti ve kelimenin tam anlamı ile açık iletişimi destekleyici ve yönlendirici yaklaşımı sayesinde çok keyifli ve verimli çalıştık.

“Her şeyin suçlusu ben miyim?” diye başlayıp “her şeyin çözümü ben olabilirim” diye bitirdiğim bir süreçti.

İletişimin önemini; sormanın, farz etmemenin gerekliliğini gördüğüm ve bir konuşma sırasında cevap vermek icin değil, karşımdakini anlamak için dinlemenin önemini öğrendiğim bir süreçti. Nefes eğitimine gidenler derler ya “İlk kez nefes alıyormuş gibi hissettim”. İşte bu süreç sonrasında insanlarla ilk kez konuşuyormuş gibi hissettim.

Karşılaştığım zorlukların ne kadar bana özel ve içinden çıkılmasının zor olduğunu düşündüğüm anda, onlarca meslektaşımın tam olarak aynı yollardan geçtiğini bana göstererek; benim de o yolda yürüyebilmem için önümdeki sisleri dağıtan bir süreçti.